- Duygularla başa çıkmaya yönelik yöntemler
- İşbirliği sağlamaya yönelik yöntemler
- Çatışmaları çözmeye yönelik yöntemler
- Övgü ve takdir yöntemleri
- Zihinleri farklı çalışan çocuklara yönelik yöntemler
- Savaşları bitirmeye yönelik yöntemler
- Yemek savaşları
- Sabah çılgınlığı
- Kardeş rekabeti
- Çocuklarla alışveriş
- Yalanlar
- Ebeveynlerin de duyguları vardır
- İspiyonlamak
- Temizlik
- Doktor kabusu
- Utangaç çocuklar
- Küçük kaçaklar
- Vurma, çimdikleme, dürtme, yumruk atma, itme
- Uyku
- Ebevenyler de sinirlenebilir
Heidi Gülümse :)
22 Ağustos 2020 Cumartesi
ANNE BABA LÜTFEN BENİ ANLA KİTAP İNCELEMESİ
11 Ağustos 2020 Salı
BİLİNÇALTINIZDAN GELEN EBEVEYN KİTAP İNCELEMESİ
''ARTIK ÜÇ KİŞİYİZ'' KİTAP İNCELEMESİ
John ve Julie Gottman ilişki araştırmalarına ömrünü adamış bir çift. Kendilerinin kuruculuğunu ve yöneticiliğini yaptığı Gottman Enstitüsü ve İlişki Araştırma Enstitüsüne sahipler. Bir kaç yıl önce çiftin Evliliği Sürdürmenin Yedi İlkesi kitabını bayılarak notlar alarak okumuştum. Ardından Duygusal Zekası Yüksek Çocuklar Yetiştirmek kitabı yayınlandı o kitabı da çok beğenmiştim. Mayıs 2020 de Artık Üç Kişiyiz kitabının çıktığını görünce çok heyecanlandım. İlişkilerle ilgili yazdıklarını en uygulanabilir ve en gerçekçi bulduğum yazarlar bebekten sonra değişen evlilikte dostluğu korumak ve canlandırmakla ilgili çok güzel tavsiyelerde bulunmuşlar. Artık yeni ebeveyn olacak arkadaşlarıma alacağım hediyelerden biri de bu kitap olacak. Özellikle bebek doğmadan okunup eşle birlikte üzerine uzun uzun konuşulası bölümleri var ama çocuğunuz 5 yaşına geldiyse de sorun değil 😉 Görünmez Adam Yayıncılık'a bu güzel kitapları kendi dilimizde okuma şansı verdiği için ayrıca teşekkürler. Okuyup da beğenmediğim hiç bir kitapları olmadı.
30 Haziran 2020 Salı
DİJİTAL MİNİMALİZM-
Evladım Sana Diyorum Alternatif Eğitim Okumaları grubuyla birlikte Haziran ayında okuduğumuz 2 kitaptan biri de Dijital Minimalizmdi. Kitaba başladığım 2.günden itibaren böyle bir okuma yapmaya ne kadar ihtiyacım olduğunu gördüm. Çünkü haftalık gelen ekran kullanımı saati özeti beni kaygılandıracak düzeydeydi (ortalama 3,5 saat bazı günler 5 saate kadar çıkmış oluyordu). Kitapta “Bir şeyin maliyeti o şey karşılığında hemen ya da uzun vadede verilmesi gereken ömür miktarıdır.” Alıntısını okuduğumda akıllı telefon kullanmanın maliyetinin benim için çok fazla olduğuna karar verdim ve ilk iş telefonumdan sosyal medya uygulamalarını(instagram ve Facebook) silmek oldu. Sonrasında telefonun kendi özelliği olan “Atıl Süre” yi kullanmaya başladım. Belirlediğin saatlerde sadece belirlediğin uygulamalara erişim sağlayabiliyorsunuz. Ben 20.00-10.00 saatlerin arasında telefonumu arama ve whatsapp mesajlarına açık olacak şekilde ayarlama yaptım. Bu saatler içinde eğer başka bir uygulamaya girmem gerekiyorsa telefonum kaydırarak ulaşacağınız 2. görseldeki uyarıyı veriyor. Sınırı Yok Say dersem 1dk, 15dk ya da tüm gün yok say seçeneklerinden birini seçtikten sonra devam edebiliyorum.
Kitapta bu türlü kısıtlayıcı uygulamalar kullanmadan kendinizi kontrol etmenizin neden zor olduğunu da anlatıyor. Buna “dikkat endüstrisi” diyor. Bu endüstri müşterilerinin aşırı kullanımları sonucunda para kazanabiliyor dolayısıyla insan psikolojisinden davranış biliminden yararlanarak refleks haline gelen davranışlarımız ve dürtüsel tiklerimiz sayesinde devleşiyor. Peki bu teknolojiyi kısıtlı kullanmamız sonucu ortaya çıkan boş zamanı neyle dolduracağız? Kitap hayatımızdan bunu çıkarmadan önce “yüksek kaliteli faaliyetler”i hayatımıza dahil etmemizi tavsiye ediyor. Çünkü eğer tatmin edici boş zaman faaliyetleriniz yoksa beyniniz yoksunluk belirtileriyle başa çıkamayıp tekrar başa dönmemiz çok olası. Devamında “gönüllü yalnızlık” kavramıyla tanıştırıyor ki biz bu kavrama zaten tasavvuf kültüründen aşinayız. Sürekli bağlantıda olma durumundan uzaklaşıp sakin bir şekilde yaşadığımızda, insani ilişkilerimizin de daha kıymetli olacak.
Aslında kitabı yarıladığımda kitabın bana sağladığı tüm besine ulaşmış hissini yaşıyordum ki son bölümdeki
BOŞ ZAMAN RÖNESANSI başlığı altındaki uygulamaların da kıymetli bir liste sunduğunu fark edip paylaşmak istedim.
▶️Her hafta bir şey tamir edin ya da inşa edin.
▶️Düşük kaliteli boş zaman faaliyetlerinizi planlayın.
▶️Bir topluluğun parçası olun.
▶️Sosyal medyayı telefonunuzdan kaldırın.
▶️Cihazınızı tek amaçlı bilgisayarlar gibi kullanın.
▶️Akıllı telefonunuzu basitleştirin.
Beden Kayıt Tutar Kitabı ve Yas Tutma Süreci
Beden Kayıt Tutar Mayıs ayında okuduğum(aslında “bitirdiğim”) diğer kitaptı. Çok uzun sürede okuyabildiğim bir kitap oldu. Bitirmem ayları aldı. Pandemi döneminde travma ve iyileşme süreciyle ilgili bir kitap okumak kolay değildi o yüzden araya başka başka kitaplar girdi hep. Ama bitirdiğimde içeriğiyle ilgili oldukça bilgi edinmiş oldum. Özellikle yaklaşık 2 yıl önce yaşadığım travma (evlat kaybı) sürecimdeki hatalarımı, eksiklerimi gördüm. Ve hem bundan sonrası için hem de etrafımda yaşanacaklar için çok daha donanımlıyım bu konuda diyebilirim. Kendi sürecimden örnek vermem gerekirse: Kitapta travma yaşayan insanların günlük hayatlarında düzgün bir işleyiş için aşırı efor sarfettiklerinden bahsediliyor. Ben de o “en travmatik an görüntüsü” her 10-15 dakikada bir aklıma geldiği için sürekli bundan sıyrılıp o an yaptığım şeye odaklanmaya çalışıyordum günlük hayatımda. Okulda, derse, evde, Duruylayken... Ama zamanla o kadar yoruldum ki sürekli bu uyarılmışlık hali yüzünden dikkatimi toplayamaz hale geldim. Peş peşe dikkatsizliğimden kaynaklanan 2 küçük araba kazası ve bir ev kazası atlattım. Halbuki ilk andan itibaren bu acıyla yaşayamayacağımı düşünüp inkar yoluna giden bilinçaltımla savaşmayıp acımı yaşamayı başarabilseydim sıkışan tüm o duygularla başa çıkmam bu kadar zor olmayacaktı. Travma her ne olursa olsun yaşayanların bunu konuşabilmesi, başkalarıyla duygularını paylaşabilmesi çok önemli. Fakat hem benim ilk andan itibaren “çabuk atlatmış” görüntüm hem de konuyu açıp “üzmek istememek” niyeti sonucunda, bizim ailemizde ve çevremizde konuşulur olmaktan uzaklaştı evlat acımız. Yasal süreci konuşuyorduk ama duygusal kısmını hiç konuş(a)madık. Duygularımı bastıramadığım nadir anlarda “kendini üzme, çocuğunu düşün, güçlü ol” gibi bu sürece hiç yardımcı olmayan, iyi niyetle söylenen ama benim ihtiyacım olmayan ifadeler duydum. Halbuki tek ihtiyacım olan özlemimi sağlıklı bir şekilde ağlayarak ifade edebilmekti. Bunun onaylanmadığını bildiğim için kendimi hep kabristana sakladım. Her ziyaret sonrası daha “insan gibi” hissederek ayrıldım evladımın yanından. Kitabı okudukça öğrendiğim şeylerden biri buydu. Onun acısını yaşamaya izin vermeden iyileşme gerçekleşmiyordu. Bu sürecimde bana profesyonel destek sağladığı için sevgili psikologum İlknur Ortaacar Yamakoğlu'na
teşekkür ederim. Uyguladığı Emdr terapi sayesinde duygularımı bastırmamayı, yaşayabilmeyi öğrendim. Tüm bunları anlatmamın en büyük sebebi benzer şeyler yaşayan birine nasıl yaklaşmamız gerektiğiyle ilgili fikir sahibi olabilmek. Teselli etme niyetiyle o kişinin iyileşme sürecine engel olmaktan kaçınmak içindi. Umarım toplum olarak acıları konuşmayı, sağlıklı bir şekilde yaşamayı öğreniriz.
3 Şubat 2020 Pazartesi
Evlat Acısıyla Yaşamayı Öğrenmek
10 Ocak 2020 Cuma
2019 da Okuduklarım
4. Oyun Oynama Sanatı (5*)
13. Ergenlik Sıkıntılı Yıllar (4*)
15. Allah’ı Merak Ediyorum (4*)
17. Kurban Tuzağından Kurtulmak (5*)
18. Okulsuz Büyümek (4*)
19. Müslüman Şahsiyeti (5*)
20. Macera Expresi (4*)
21. Sınıfta İsyan Var (4*)
23. Seni Korkularınla Seviyorum (4*)
27. Bunun Adı Findel (4*)
28. Sıkı Dostlar Amansız Düşmanlar (5*)
29. Derin (3*)
31. Evinizdeki Terapist (4*)
32. İbadetin Beyni Dua (5*)
33. Mindfulness (4*)
34. Guguk Kuşu (4*)
35. Okulda Arabulucuk (4*)
36. Başı Sınuklar için Kılavuz (5*)
37. Çocuğunuzun Resimleribddn Keşfedin (4*)
38. Artık Hiç Anlaşamıyoruz (4*)
39. 112 Öğretmenliğime Notlar(5*)
40. Bütün Çocuklar İyidir (5*)
41. Çizgili Pijamalı çocuk (5*)
42. Kurban Tuzağından Kurtulmak (2.kez)
43. Sevme Sanatı (4*)
44. Çocuğum Namazla Büyüyor (4*)
45. Kitaplardan Korkan Çocuk (4*)
46. Yeni Öğretmen (4*)
47. Bülbül Korusunun Gizemi (5*)
48. Benliğini Arayan Çocuk (5*)
49. Deniz Adamı (4*)
50. Petey (5*)
51. Aya Kulak Ver (5*)
52. Çocuklar ve Çiçek Mezarlıkları (5*)
28 Aralık 2019 Cumartesi
MERHABA
KURBAN TUZAĞINDAN KURTULMAK
ÇOCUĞUM NAMAZLA BÜYÜYOR
Çocukları ibadetlere ısındırmak ve alıştırmakla ilgili okuduğum en kapsamlı kitap Çocuğum Namazla Büyüyor. Peygamber Efendimizin 7 yaşı ısındırma 10 yaşı ise namaza başlama yaşı olarak belirtmesinin ardındaki hikmetlerden ve bebeklikten itibaren çocukların kalbine ibadet sevgisi yerleştirmenin öneminden bahsediliyor. Bunları hadisler, ayetler ve sahabilerin örnek yaşantılarından alıntılarla destekliyor. Ben tekrara düşülen bölümleri hızlı okuma yaparak geçtim, çocuk yetiştirmeyle ilgili bazı noktalara ise katılmamakla birlikte kitaptan çok faydalandım. Kafamdaki bazı sorular netleşti. Bana gelen sorulardan da gördüğüm üzere konuyla ilgili arayışta olan çok ebeveyn var. Hepimiz istifade ederiz inşallah.